27 Nisan 2014 Pazar



"Anne gitti ve evler döndü yazlık otellere
Anne gitti ve sular buruştu testilerde
Artık çamaşırlar yıkansa da hep kirlidir.
Herkes salonda toplansa da kimse evde değildir."

Sezai Karakoç

25 Nisan 2014 Cuma

23 Nisan 2014 Çarşamba













"Çocuğum, sen bu sokaklarda kendi haline büyürsün.
Bense, seni gördükçe kendimden utanır, küçülürüm"




sevdim de hani .)






                            



 Kutlu olsun,daim olsun,  Ata'ya sevgi dolu küçük yürekler hep var olsun ..

Anlarım eşitten farkını farkın 
Yıllar süren ömrü biter merakın 
Keder uzak olur; mutluluk yakın 
Yorgun kafesimden çıkar giderim 

22 Nisan 2014 Salı

Zihinsel Güç **


Iki çocuklu bir aile hafta sonunu piknik yaparak geçirmeye karar verirler.

Piknik yerine vardiklarinda anne yemegi hazirlarken, çocuklar babalariyla birlikte yürüyüse çikar. Uzun bir yürüyüsten sonra oldukça yorulan küçük çocuk yalvarircasina bakan gözlerle, "Babacigim çok yoruldum. Lütfen beni kucaginda tasir misin?" der.

Baba; "Ben de yorgunum oglum"' der demez çocuk aglamaya baslar. Baba tek kelime etmeden agaçtan bir dal keser. Dali biçakla biçimlendirip,çocuga zarar vermeyecek biçimde yontar. Sonra dali ogluna verir."Al oglum, sana güzel bir at" der.Çocuk sevinçle dal parçasindan yontulmus ata biner ve siçrayarak, ata vurarak annesinin yanina dogru gitmeye baslar.

Babasini ve ablasini geride birakmistir bile...

Baba gülerek kizina: "Iste yasam budur kizim. Bazen zihnen ya da bedenen kendini çok yorgun hissedeceksin. Iste o zaman kendine degnekten bir at bul ve nese ile yoluna devam et. Bu at bir arkadas, bir sarki, bir çiçek, bir siir yada bir çocugun tebessümü olabilir."

18 Nisan 2014 Cuma

" "

Bulutlar hep ellerimde kalır
Yüreğime yağar yağmurlar
Güneş olur ısıtırım kendimi
Kendim yaratır rüzgarı
Fırtınaları ben salarım başıma
Mutsuzlukları derinlere taşır
Kendim yerim vurgunu
Ellerimde kalır bulutlar
Mevsimlere bölerim..

17 Nisan 2014 Perşembe

Ben Yolcuyum


Yaşamın anlamını kavramak için dünyayı dolaşmaya çıkan bir genç, gezdiği ülkelerden birinde ünlü bir bilgeyi ziyarete gitmişti. 

Gezgin genç, bilgenin yaşadığı evde, tüm duvarların kitaplarla kaplı olduğunu gördü. Fakat evi dikkatle gözden geçirdikten sonra, yerde bir kilim, duvar dibinde yatak olarak kullanılan bir sedir, ortada ise bir masa ve sandalyeden başka evde hiçbir eşyanın olmadığını gördü ve merakla sordu:
"Neden hiç eşyanız yok?" dedi. "Koltuklarınız, kanepeleriniz, büfeleriniz, Onlar nerede?"

Bilge, bu soruya karşılık olarak kendi bir soru sordu gezgin gence;
"Senin de yalnızca, sırtında taşıdığın küçük bir çantan var, yavrum" dedi. "Peki,senin eşyaların nerede?"

Gezgin genç,kendini savunurcasına yanıtladı bu soruyu:
"Ama görüyorsunuz, Ben yolcuyum."

Ünlü bilge, hak verircesine güldü:
"Ben de öyle, yavrum" dedi. "Ben de öyle."

16 Nisan 2014 Çarşamba




Berrak temiz saf
sımsıcak bakışlarında masumiyet
umut taşıyor güneş misali
iyi geliyor bakışlarına yakalanmak
ne çok isterdim bir an olsun senin gözlerinle
dünyaya ve kendime bakmak.


7 Nisan 2014 Pazartesi

Israrla emdiği sigarasının dumanı henüz içindeyken öksürük tutan, 
kara kuru illetli bir adam gibi; 
her tarafından sesler ve dumanlar çıkartarak gelir kara trenler... 
Bembeyaz papatya tarlalarının arasından geçerek...
Yahut ekşi suratlı kara kuru adamlar “kara trenler gibi” gelirler insanlar arasından; 
Sevdalarıma doğru! ..  



3 Nisan 2014 Perşembe

arkadaş işi çözmüş :)



Şu şu şekkkıl geyinir , şu şu şekkkıl geyinir . Meselam herkesin hayatına kimse karışamaz !!! Haaa baş örtü kurban olduğum Ya Resul Allahtan gelen birşeydir ... amma lakinki değildir 

selam's





Aynı yerde 
yanlış zamanda 
aynı sözleri kullanırdık 
ayrı anlamda 

anlaşabilirdik oysa 
ayrı sözlerle de 
başka yerde 
doğru zamanda...

Yol umuttur çocuğum 
Kars'a gitsen, Kars'ın 
Haritada adı görünmeyen Hoçuvan'ına 
Kanasa da için bugünkü gibi 
Dostlarından, kavga arkadaşlarından ayrılışına 
Yol umuttur ..




Küçük bir mutluluk istiyorum o kadar küçük olsun ki
İstemesin kimse benden onu


Nazım Hikmet